Karayipler'in en büyük adası olan Küba, Meksika Körfezi ve Atlantik Okyanusu'nun en değerli mücevheridir. Simgeleri, kolonyal mimariden 1950'lerin Amerikan arabalarına, büyüleyici kumsallardan mercan adalarına ve Ernest Hemingway'in eserlerinde bahsedilen nostaljik yaşam tarzına kadar çok çeşitli ve farklıdır. Buradaki medeniyet, İspanyol yerleşimcilerin yerlilerle eşsiz bir karışımının sonucudur ve günümüze kadar bozulmamıştır.

Küba, devrimci Che Guevara ve Fidel Castro'nun doğum yeri olma özelliğine sahiptir. Başkent Havana'da salsa dansı yaparak, puro ve rom içerek yerlilerin alışkanlıklarına ve ritmine katılacak, şehrin tarihi ritminde dolaşacaksınız. İkinci en büyük şehir olan Santiago de Cuba, pastel renkli evleri, büyük kiliseleri ve devrim kahramanlarının heykelleriyle oldukça etkileyicidir. Kozmopolit Varadero, dünyanın en iyi plajlarına örnek olarak keyif çıkarmanız için sizi bekliyor. Son olarak, bir UNESCO dönüm noktası olan Vinales Vadisi, yüzlerce metre yüksekliğindeki devasa kayaların da olduğu yemyeşil bir bitki örtüsüyle doludur. Küba’ya yapılan gezi, adeta bir kartpostalın içine dalmak gibidir ve tutkuyla doludur.